Altın ilk keşfedildiği zamandan bu yana insanoğlunun en çok ilgisini çeken değerli madenlerden biri olmuştur. Altının bu kadar ilgi çekmesinin nedeni parlaklığı, yumuşak olması, dayanıklılığı ve en önemlisi kolay işlenebilmesidir. Altın yoğun bir madendir. İki karışlık bir altının yaklaşık ağırlığı 1 ton kadardır. 1 gram altından 1 kilometre kadar tel çekilebilir. Altının bu kadar kolay işlenebilmesinin nedeni yumuşak olmasıdır. Altın saf halde madenden çıkarıldıktan sonra işlenmek için en kolay madenler arasındadır. Altının saf halde bulunması demek yüzde yüz saf halde bulunduğu anlamına gelmemektedir. En saf altın %99.99 saflık değerinde bulunur.
Altın ortalama 1000 derecede erimeye başlar. 3000 dereceye geldiğinde ise kaynama derecesine ulaşmış olur. Altın hangi element ile bir araya gelirse gelsin asla solmaz, yıpranmaz ve paslanmaz. Hava veya su altına olumsuz bir etki yapmaz.
Altının saflığını belirtirken kimyada yüzde kavramı belirtilirken kuyumculuk ve mücevherat sektöründe ayar ve karat tabirleri kullanılır. Bu kavramları kısaca ifade etmek için “K” harfi kullanılır. En saf halde bulunan altın 24 ayar altın olarak geçer. Ancak %99,99 oranında saf bir altın işlenemeyecek kadar yumuşak olur. İşlenmeye çalışıldığında sert kalmayacağı ve verilen şeklin hemen bozulduğu görülür. Bundan dolayı altın işlenirken sert kalabilmesi için bazı alaşımlar ile karıştırılmalıdır. Gümüş, nikel, bakır ve çinko bu alaşımlara örnek olarak gösterilebilir. Bu alaşımların eklendiği bir altının K değeri düşer. Yani 14 ayar bir altında, 24 ayar bir altına oranla çok daha fazla alaşım bulunur. Altına gümüş alaşım ekleniyorsa genellikle %75 altın, %25 gümüş şeklinde karıştırılır. Beyaz altın elde edilmek isteniyorsa nikel alaşım eklenmelidir. Altına eklenen bu madenler aynı zamanda altının rengini de belirler. Altına gümüş ekleniyorsa yeşile yakın bir renk elde edilir. Beyaz altın elde edilmek isteniyorsa nikel ve platin, sarı elde edilmek isteniyorsa çinko alaşımlar katılır.
Altını yatırım amaçlı tercih edenler, altının işlendiği sırada işçiliği az ancak ayarı yüksek olan altını tercih ederler. Bunun nedeni; ayarı çok olan bir altının işlenme aşamasının çok zor olmasından fazla işçilik kullanılmamasıdır. Ayarı yüksek altınlar işçiliği az olan tam, yarım, çeyrek altınlar, Cumhuriyet altınları ve düz bileziklerdir.
14 Ayar Altın
Yaklaşık olarak %53 oranında altın içerir. Türkiye’de kullanımda olan ayarlar içinde işlenme sırasında en sert olarak çıkarılan ayar olduğu için takı yapımında kullanılır. 14 ayar altın aynı zamanda dünyada yatırım aracı olarak kullanılan en yaygın altındır. 14 ayar altın 585 milyemdir. Yaklaşık altın oranından dolayı rengi hafif sarıya çalmaktadır.
18 Ayar Altın
İçeriğinde %75 oranında altın bulunur. 18 ayar altın 750 milyem değerindedir. Kuyumculuk sektöründe sıklıkla kullanılır. Altından arda kalan%25’lik kısımda nikel ve gümüş gibi bileşenler kullanılır. Bundan dolayı sertlik oranı yüksektir.
22 Ayar Altın
İçindeki altın oranı yüzdelik ifadeye vurulduğunda %93’e ulaşılır. Kalan %7 ise bakır ve gümüş alaşımlardan oluşur. 22 ayar altınlar taşsız takılarda kullanılabilir. Taşsız takılarda kullanılamamasının nedeni işlenirken fazla yumuşak kalmasıdır.
24 Ayar Altın
24 ayar altın oldukça yumuşak bir yapıdadır. Bu yumuşaklığın nedeni altının oldukça yumuşak bir maden olmasından ötürüdür. 24 ayar altın, %99,99 oranında saf altındır. Bundan ötürü kuyumculuk sektöründe çok sık kullanılmaz. Altının içindeki oran arttıkça altın yumuşar. 24 ayar altın 1000 milyemdir. Altının ayarı belirlenirken 24 ayar altın baz alınır. Örneğin bir altın bileziğin 24’de 18’i altından yapılmışsa, o bilezik 18 ayar bir bileziktir.